1 Kasım 2009 Pazar

DEV CUMHURİYET PASTASI


Bu yil cumhuriyet bayrami kutlamalarinda Acity oldukca ilgi cekici birsey yapmisti. Palyacolar cocuklari eglendirilerken pasta yiyeceklerini soylediklerinde, cocuklarim israrla kalmak istediler. Ne yalan soyleyeyim, buyuk izdiham olacagini dusundugumden ve malum salgin hastalik kol gezdiginden, bir an once onlari kalabaliktan uzaklastirmak istedim ve daha cekici yerlere goturerek oyaladim onlari. Donuste kazara pastayla karsilastik:) Kalabalikta pastayi gorememistim ama karsima ciktiginda gozlerime inanamadim. Kalabalik oldukca dagilmisti ve pastayla burunburuna geldik:) Gercekten cok buyuk bir pastaydi ve yuzlerce insana dagitilmis pastanin sadece kucuk bir kismi dagitilmisti. 20 metrekarelik bir pastaymis. Plastik tabak bittigi icin bekliyorlardi. Benim afacanlar tabaga ihtiyac bile duymadilar, gidip birer dilim aldilar ellerine:) Cok hos gorunuyorlardi, birsey diyemedim artik. Eh kismetleri varmis o koca pastada... Sizlerle de sadece arka plandan cekebildigim pastanin resmini paylasmak istedim.

11 Ekim 2009 Pazar

BEBEK BATTANİYESİ



Biraz konu disina cikiyorum yine, umarim begenirsiniz:)

Sanal dostluklarin gercege dönüsebildigi bir gercek. Guncel hayatimizda karsimiza cikamayan insanlar nette cikabiliyor karsimiza. İste oyle bir arkadasim, kardesim gibi oldu kisa zamanda. Bebeginin yola ciktigini duydugumda ona el emegi bir hediye hazirlamak istedim. Aradim taradim, en cok bu battaniye hosuma gitti. Kursum oldugu icin yetistiremeyecegimden korktum ama dogumdan once yetistirdim:) Sagolsun kardesimde begendi de, iyice icime sindi.
Kenarlari harosa, ortasi duz orgu ve iki kalin sac orgusu var. Battaniye bittikten sonra kalin saten kurdela gecirdim. Daha sonra arka tarafina sadece duz orgunun arkasina pazen diktim ki orgu bebegi rahatsiz etmesin. Yaz bebegi olacagi icin de koton ipten ordum. Oldukca basit ama hos bir model. Minik Dilaramiz saglikla buyusun insallah:)

29 Ağustos 2009 Cumartesi

MUZLU TART

Tart ne'li olursa olsun seviyorum sanirim:) Aslinda joleyle aram pek yoktur; kendimize yapiyorsam elimden geldigince az dokuyorum joleyi, hatta fircayla meyvelere suruyorum bazen sadece ama geri kalan kismi zevkle tuketiyorum. Ramazan da sizlerin de cani ister mi bilmem ama burdan buyrun:

Hamuru için:
*500gr un
*250gr margarin(içinden biraz alıp kalıbını yaglayın)
*2 yumurta
*150gr. pudra şekeri
*vanilya

Bütün malzemeleri karıştırıp tart hamurunu oluşturun ve yağladiginiz kalıba bastirarak kenarlarida kaplayacak sekilde kaplayin. Kabarmamasi icin catalla üzerine batirarak delikler açın ve hemen fırına verip kızarana kadar pişirin. Soğumaya bırakın.

Kreması için:
*500gr. sut
*4 yemek kaşığı un
*6 yemek kaşığı şeker
*vanilya
*1paket krem santi
*1bardak süt

Kremadan artacaktir. Dilerseniz yarim ölçü yapabilirsiniz, dilerseniz benim yaptigim gibi dibine meyveler dilimlediğiniz kuplara bölüştürüp serin serin yemek üzere dolaba kaldırabilirsiniz:-)

Süte unu karıştırıp pisirmeye başlayin kaynamaya başlayınca sekerini katın. Bir iki dakika kaynadıktan sonra altını kapatıp vanilyayı ekleyin. Ayrı bir kapta 1bardak sutle hazırladığınız kremsantiyi soğumus kremayla karıştırın.

Tart hamuru ve krema tamamen soğuduktan sonra paketteki tarifine gore jole hazirlayin. Tart hamurunun üzerine önce ince bir tabaka halinde kremayı sürün, sonra muz dilimlerini dizin.Üzerine jölesini sürüp dolaba kaldırın.


EFENDİM AFİYET OLSUN...

19 Ağustos 2009 Çarşamba

SAYISTAY KAMPI

Bu yil son anda bir degisiklikle sayıstay kampina gittik tatile. Hic bilmedigim biryere gitmenin verdigi sıkıntıyla oldukca fazla esya goturmusum. Biz misafir olarak gittigimiz icin konuklardan hicbirisini tanimiyorduk. Biraz format disina cikarak sizlere bu mekandan bahsetmek istiyorum.
Beklemedigim bir sekilde dinlendigim bir yer oldugunu soyleyerek oncelikle guzelliklerinden bahsedecegim. Mekan olarak oldukca genis bir alanda cicekli behcelerin arasinda tertemiz bir yer.
Yemek salonunun uzaktan gorunusu:

Havuzu cok buyuk olmamasina ragmen kalabalik olmadigi icin sıkıntı olmuyor. Ayrica havuz disiplini olan bir mekan. Tertemiz bir havuzu var. Su duzenli olarak tahlil ediliyor. Terlikler disarda cikariliyor ve ayak havuzuna ve dusa girmeden havuza girilmiyor. Havuz sorumlusu bunun takibini yapiyor. Ayrica tuvalet alan disinda ve terlikler disarda oldugu icin tuvaletten gelen kisi yine ayaklari temizlenmeden havuz sahasina giremiyor. Bu konu gittigim bir cok otelde beni rahatsiz ettigi icin ozellikle belirtmek istedim. Ayrica tuvalet aliskanligi edinmemis kucuk cocuklar buyuk havuzuna giremiyor. Yani gonul rahatligiyla yuzebileceginiz bir havuzu var.

Buyuk havuz:

bu da kucuk havuz:

Yemekler alacarte gunleri disinda tek cesit. Ama tabldot falan degil. Corba salata ana yemek meyve ve/veya tatli olabiliyor. Alacarte sectiginiz zaman yemegin sonunda ekstra ucret oduyorsunuz ama oldukca cuz'i bir ucret.


yukardaki resimde sus havuzu, aksamlari yemekten sonra cayimizi burada ictik...

Odalarda tv yok, yemek salonunun kenarinda buyuk bir tv var sadece. Odalarin hepsi klimali degil, biz haziran doneminde klimasiz odada cok rahat kalabildik. Sicak sorunumuz olmadi. Odalara gunes dusmeyecek sekilde planlanmis. Odalarda buzdolabi mevcut. Ailece gidecekseniz, icice iki oda veriyorlar. Yalniz onemli bir sorun var, nevresim vermiyorlar. Havlu ve nevresim ihtiyacinizi kendiniz goturuyorsunuz. Bence boyle bir tesis icin buyuk eksiklik... Ayrica kaldigimiz bir hafta internetten mahrum kaldik diyebilirim. Tesiste kablosuz baglanti olmadigi gibi yandaki otellerden birisi faal olmadigi icin, digeri de nedense cekmedigi icin interetten mahrum kaldik. Tesisin disinda yoldan ana yoldan giriste oldukca kucuk bir internet salonu vardi ve acil islerimizi orada halledebildik...
Bizim gibi nasil bir yere gittigini bilmek isteyenler icin yazdim bu yaziyi da. Biraz gecikti ama ancak yukleyebildim resimlerimi:)
Efendim iyi tatiller:)

18 Ağustos 2009 Salı

Kışlık Biber Ziyafeti


Her yıl közlediğim biberleri sarımsakla lezzetlendirip turşu

yapardım. Bu tarifi duyduğumda ne yalan söyleyeyim, gözüm hiç tutmamıştı. “Közlenmiş biber ile haşlama bir olur mu?” demiştim. Ama tadına baktığım zaman lezzetine bayıldım. Geçen yıl hem közleyerek, hem de bu şekilde haşlayarak doldurdum kavanozlarımı. Önce haşlama yöntemiyle yaptıklarım bitti. Bu sene közleme yapmayı düşünmüyorum bile. Bu kadar övgüden sonra nasıl yaptığımı anlatayım:

Malzemeler:

-1,5 kg. salçalık biber

-1,5kg. köy biberi

-3 su bardaği sirke

-3 su bardağı ayçiçeği yağı

-1 büyük demet maydonoz

-8-10 diş sarımsak

-tuz

Yapılışı:

Önce biberleri yikayip saplarını ve çekirdeklerini ayıklıyoruz. Sonra lokmalık dogruyoruz.

Buyuk bir tencereye yağ, sirke ve 1,5-2 tatlı kaşığı tuz ekleyip kaynatıyoruz. Dogradığımız biberlerin yarısını kaynayan karışıma ekleyip 5dk. Kadar pişiriyoruz. Kevgirli kepceyle biberleri içinden başka birkaba alıp, kalan diğer yarısını pişirmeye başlıyoruz. Bu sırada irice doğradığımız maydonozları ve minikçe doğradığımız sarımsakları pişen biberlere katıp hepsini harmanlıyoruz.

Yağlı sirkeli karışım tencerede kalmalı. Pişirdiğimiz biberleri kavanozlara pa

ylaştırıp tencerede kalan sosu da kavanozlara paylaştırıyoruz. Soğumasını bekliyoruz.

Soğuduktan sonra kapaklarını sıkıca kapatıyoruz. Ortalama 1 hafta sonra yemeye hazır oluyor. Her yemeğin yanına atıştırmalık çıkarabilirsiniz. Ben ekmekle birlikte ara öğün bile yapıyorumJ Bu ölçülerle 5 kavanoz kadar çıkıyor. Kavanozları buzdolabında saklıyorum. Sanırım 10 kavanoz daha yer ayırabilirim dolaptaJ


Efendim afiyet olsun...

11 Eylül 2008 Perşembe

SAKIZLI GÜLLAÇ



Oyle severek tuketiyoruz ki, bu sene gullac stogu yapiyorum eve, malum ramazan bitince bulmak zor gullac yufkasini:) Gullacin icinde ceviz karartiyor gullaci, zaten yerken dokuluyor, findik fistik ne olursa, o yuzden hep boyle yedik bu ramazan, hic eksik olmasin istiyorum dolapta:) Hemen tarife geciyorum:


Malzemeler :

-6 güllaç yaprağı

-1 lt. süt

-300gr. tozşeker


içi için:

-1 paket sakızlı muhallebi

-700 ml. süt


Yapılışı :


Bir tencereye 1 litre süt ve toz şekeri koyup kaynamaya bırakın. Ayrı bir tencerede muhallebiyi hazırlayın. Piştikten sonra soğurken ara ara karıştırın. Güllaç yapraklarınızı hazırlayacağınız kabınıza göre gerekiyorsa kırarak, bir kat güllaç yaprağı, üzerine kaynar şekerli süt gezdirerek 3 kat yapin. Arasına hazırladığınız muhallebinin yarısını yayın. Yine gullaç yapraklarına aynı işlemi yaparak 3 kat daha çıkın ve kalan muhallebiyi yayın. Kalan gullaç yapraklarına aynı işlemi yapın ve soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra mutlaka buzdolabınıza koyun. Servis zamanı dilimledikten sonra dilimlerinizi fıstık ve narla süsleyebilirsiniz.


Efendim afiyet olsun:)

1 Mayıs 2008 Perşembe

BANYOLU BÖREK








Uzun zamandir yaptigim cok begendigim milfoy gibi kabaran ama (bence) milfoyden daha hafif ve lezzetli olan bir borek. Aslinda annelerimizden kalan bir tarif ama ben yemekbiz dostlarindan Esra Guler den aldim tarifi. Tesekkurler Esra:)




Tarifi aktariyorum:




Malzemeler:




  • 3 Yufka



  • 1 Cay bardagi sivi yag



  • 50-60gr. kadar margarin


  • İstedigin ic malzemesi(ben hep peynirli denedim)



  • Buzlu su



Yapilisi:




Yaglari bir tavaya koyun ve margarinin erimesini bekleyin. Yufkanin bir katini serip uzerine yag surun. Diger kati uzerine serip onu da yaglayin ve kalan yufkayi da serin. Yufkalari sigara boregi keser gibi 12ye bolun.

Genis kisimlarina ic malzemenizi koyup, sigara boreginden genisce sarin. Hepsini sardiktan sonra genis bir kaba koyup uzerini gececek kadar buzlu su ekleyin. En az yarim saat beklettikten sonra Elinize alip hafifce sıktıgınız borekleri yaglanmis tepsiye biraz uzakca(kabaracaklar, soylemedi demeyin:))dizin. Uzerine yumurta sarisi surup, susam-coreotu serptiginiz boreklerinizi 200 derecelik firinda kizarana ve kadar pisirin



Not: Su ne kadar soguk olursa borek o kadar citir oluyor...

çilekli arama motoru